Yankı Bağcıoğlu: “TSK’nın Etkinliğini Azaltan Yapısal Dönüşümlerden Vazgeçilmelidir”

16.06.2025

Cumhuriyet Halk Partisi Milli Savunma Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, hazırladığı yazılı basın açıklamasında TSK’nin etkinliğini azaltan yapısal dönüşümlerden vazgeçilmesi gerektiğini ifade etti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun, yazılı basın açıklamasında yer verdiği tespit ve değerlendirmeleri şöyle:

“TSK’NİN ETKİNLİĞİNİ AZALTAN YAPISAL DÖNÜŞÜMLERDEN VAZGEÇİLMELİDİR

Milli güvenliğimizin korunması için, bölgemizde yaşanan kriz, çatışma ve savaşlardan ders alarak düzeltici tedbirleri ivedilikle uygulamak zorundayız.

Komuta birliği, askeri eğitim sistemi, askeri sağlık sistemi, askeri kolluk kuvvetlerinin silahlı kuvvetleri desteklemesi, özellikle kriz ve harp şartlarında disiplinin sağlanmasında askeri yargının önemi, liyakata dayalı bir personel temin, yetiştirme ve atama/terfi sistemi gibi konular, her seviye ve nitelikteki silahlı kuvvetler için sık sık gündeme gelmektedir.

Bu ve benzeri konularda zafiyet yaşayanlar, yakından tanık olduğumuz üzere, harekât sahasında ağır bedeller ödemek zorunda kalmaktadır.

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), milletimizin göz bebeği ve vatanımızın güvenliğinin teminatıdır. Ancak, 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi sonrası yapılan bazı yapısal değişiklikler, TSK’nin kurumsal gücünü ve harekât etkinliğini zayıflatmıştır. Bu yanlış politikalardan ivedilikle dönülerek, TSK’nin günümüz tehdit ortamına ve ihtiyaçlarına uygun şekilde yeniden yapılandırılması elzemdir.

ASKERİ SAĞLIK SİSTEMİ’NİN YENİDEN TESİSİ

Onlarca yıllara dayanan kurumsal bilgi birikimi, insan gücü, tecrübesi, silah arkadaşlığı, harekât sahasındaki uzmanlık, sağlık personeli – muharip bağı ve kurum kültürü Askeri Sağlık Sistemi’nin kaldırılması ile bir anda yok edilmiştir.

Bu zafiyet, geçici olarak görevlendirilen ve harekât tecrübesi olmayan sağlık personeli ile giderilmek zorunda kalınmıştır.

En önemlisi, harekât sahasında görev yapan askerin, sahadaki sağlık personeline ve acil durumda sevk edileceği sivil hastaneye güveni, maalesef askeri sağlık personeli ve asker hastanelerin var olduğu dönemdekine nazaran azalmıştır.

Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) ve asker hastanelerinin kapatılmasıyla Askeri Sağlık Sistemi tasfiye edilmiş, harp cerrahisi, travmatoloji ve acil müdahale gibi kritik uzmanlık alanları ile bu alandaki kurumsal kültür büyük ölçüde yok olmuştur.

Terörle mücadele, 1999 Marmara Depremi ve diğer afetlerde hayati rol oynayan bu sistem, TSK’nin saha ihtiyaçlarına ve modern tıbbi gerekliliklere uygun şekilde acilen yeniden kurulmalıdır.

Askeri sağlık sisteminin yeniden tesisi, yalnızca harp ve kriz dönemlerinde değil, barış zamanında da askerlerin sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırarak personelin moral ve motivasyonunu artıracaktır.

Ayrıca, askeri sağlık eğitimi veren kurumların yeniden yapılandırılması, TSK’da görev alacak kurum kültürüne ve ihtiyaç duyulan uzmanlığa sahip, askeri faaliyetlere aşina sağlık personelinin yetiştirilmesi için kritik öneme sahiptir.

*KOMUTA BİRLİĞİ*

TSK’nin başarısı, köklü emir-komuta kültürüne ve disiplin anlayışına dayanır. Komuta birliği ve sadelik prensipleri dikkate alınarak, Kuvvet Komutanlıklarının Genelkurmay Başkanlığına, Genelkurmay Başkanlığının ise Milli Savunma Bakanlığına bağlanması gerekmektedir.

Milli Savunma Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığının icracı ve destekleyici görev alanlarının netleştirilmesi, karargâh teşkilat yapılanmalarının buna göre yeniden düzenlenmesi zorunludur.

Komuta birliğinin sağlanması, özellikle müşterek harekâtlarda karar alma süreçlerini hızlandıracak ve TSK’nin farklı kuvvetleri arasında koordinasyonu güçlendirecektir. Bu düzenleme, aynı zamanda NATO ve diğer uluslararası ortaklarla uyumluluğu artırarak TSK’nin küresel ölçekteki etkinliğini pekiştirecektir.

*PERSONEL TEMİN VE YETİŞTİRME*

TSK personelinin temini ve eğitiminde liyakat, Anayasa’ya ve Atatürk ilkelerine bağlılık esas olmalıdır.

Siyasi etkilerden uzak, yasal mevzuata, liyakata ve cumhuriyet değerlerine dayalı, adaletli bir personel sistemi, TSK’nin kurumsal bağımsızlığını ve siyaset dışı yapısını koruyacaktır.

Terfi ve atama süreçlerinde şeffaflık ve objektif kriterler, personelin motivasyonunu ve kuruma bağlılığını artıracaktır.

*ASKERİ EĞİTİM SİSTEMİ*

Harp Okulları, Harp Enstitüleri ve Astsubay Meslek Yüksek Okulları’nın, ilgili kuvvet komutanlıklarıyla bağları koparılmış; 150 yılı aşkın geçmişe sahip Askeri Liseler ise 15 Temmuz gerekçesiyle kapatılmış ve bir daha açılmamıştır. Sanki 15 Temmuz’un faturası askeri liselere çıkarılmıştır.

TSK’nin insan kaynağını yetiştiren askeri okullarda, idareci ve eğitici personelin, kuvvet komutanlıklarının talep ettiği asker nitelikleri konusunda karar alma, yorum yapma veya değerlendirme yapma imkânı ortadan kalkmıştır. Askerlik mesleğinin ihtiyaçlarını anlamaktan ve yorumlamaktan uzak sivil öğretim elemanlarıyla, askeri öğrenciler askerî bir hayatın gereklerine göre eğitilmek yerine, adeta sivil meslekler için personel yetiştirilir hale gelmiştir. Askeri okullarda asker öğretim elemanı sayısı, sivil öğretim elemanlarından çok daha azdır. Eğer askeri öğrencilerin askerliği, askerlikten habersiz sivillerden öğrenmesi bekleniyorsa, bu açıkça büyük bir hatadır.

Askeri öğrencilere, eğitim sürecinde rol model komutanlar, subaylar ve astsubaylar aracılığıyla kazandırılması gereken meslek aşkı, silah arkadaşlığı, birlik beraberlik, kuruma aidiyet ve en önemlisi muhariplik ruhu zayıflamış, hatta oluşturulamamıştır.

Askeri Eğitim Sistemi, siyasi etkilerden arındırılmış bir şekilde, TSK’nin ihtiyaçlarına, çağın gereklerine ve geçmişten alınan derslere uygun olarak yeniden düzenlenmelidir.

*ASKERİ YARGI SİSTEMİ*

Askeri Yargı Sistemi’nin tamamen ortadan kaldırılması, disiplini bozma eğilimine sahip bazı askeri personel için caydırıcılığı da ortadan kaldırmıştır.

Bunun neticesinde, özellikle harekât sahasında disiplinin tesisinde, askerimizin hayatına mal olabilecek zafiyetler yaşanabilecektir.

Askeri Yargı Sistemi, geçmişten alınan dersler ve elde edilen tecrübeler ışığında, modern hukuk normlarına uygun şekilde revize edilerek yeniden tesis edilmelidir.

Askeri suçlara özgü hızlı ve etkili yargılama süreçleri, disiplinin korunmasında kritik rol oynayacaktır.

*Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlıklarının TSK ile İlişkileri*

Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlıkları, TSK ile görev ve personel açısından ayrılmaz bir bütündür. Barış döneminde koordinasyon eksikliği, krizlerde müşterek harekâtı zorlaştırabilir. Bu nedenle, Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlıklarının, barış döneminden itibaren TSK ile irtibat, müşterek eğitim ve koordinasyon faaliyetleri geliştirilmelidir.

Ortak eğitimler ve bilgi paylaşım platformları, Jandarma ve Sahil Güvenlik personelinin TSK’nin harekât konseptlerine uyumunu artırır.

Ayrıca, bu birimlerin teknolojik altyapısının TSK ile uyumluluğunun artırılması, müşterek operasyonlarda sinerji yaratacaktır.

*SONUÇ*

TSK, milletimizin ortak değeri ve milli güvenliğinin esas unsurudur.

Bölgemizde yaşanan kriz, çatışma ve savaşlardan ders çıkararak, akıl ve bilim ışığında TSK’nin siyasetin etkisinden uzak, liyakatin esas alındığı, güçlü ve bağımsız bir yapıya kavuşturulması gerekmektedir.

15 Temmuz hain darbe girişiminin bir araç olarak kullanılarak Türk Silahlı Kuvvetleri’nin harekât etkinliğini düşüren yapısal dönüşümlerden, geçmişten alınan dersler ışığında ivedilikle vazgeçilmelidir.

TSK’nin yeniden yapılandırılmasında, yalnızca geçmiş hatalardan ders çıkarmak değil, aynı zamanda geleceğin harp teknolojilerine ve asimetrik tehditlere hazırlık yapılması kritik önemdedir.

TSK’nin, siber savunma, insansız sistemler ve yapay zeka gibi alanlarda yetkinliklerini artırarak, modern savaşın gerektirdiği teknolojik üstünlüğü elde etmesi sağlanmalıdır.

Bu doğrultuda, TSK’nin yeniden yapılandırılması, milli savunmamızı güçlendirecek, ülkemizin bölgesel ve küresel güvenliğe katkısını artıracaktır.

Sonuç olarak; bu yanlışlardan süratle dönülmelidir. 15 Temmuz öncesi ve sonrası dönemde yaşananlardan alınan dersler çerçevesinde Askeri Sağlık, Yargı ve Eğitim sistemleri günün ihtiyaçlarını karşılayacak ve hiçbir yasadışı oluşumun sızmasına izin vermeyecek şekilde revize edilmelidir.


Benzer Haberler